OĞUZLAR KİMDİR?


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazıları
Eklenme Tarihi: 13 Şubat 2019
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 12:24
Site: Haberci71.com - Kırıkkale Haberleri
URL: http://www.haberci71.com/yazar.asp?yaziID=17678


OĞUZLAR KİMDİR? Prof. Dr. Faruk Sümer hocamızın ifadesiyle Seyhun Oğuzları, başka bir Türk kavminin kendisiyle muhayese edilemeyecek derecede cihan tarihinde pek mühim bir rol oynamışlardır. Zira Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluklarını onlar kurdular. Diğer taraftan Oğuzlar, Moğol istilasından sonra kavmi varlığını, tarihî hatıralarını ve harsını korumak bakımından Türk âlemini temsil eden biricik kavim olma vasfını da taşımaktadır. Buğun Türkiye, Azerbaycan, Balkanlar, Irak, İran, Kafkasya ve Türkmenistan’da yaşayan Türklerin hemen tamamı Oğuz’dur. M.Ö. 3.000’lerde Orta Asya’da görülen Ti veya Di olarak belirtilen halklar, daha sonra Ting-ling’ler ve 6-7 yy’da TÖLESLER idi. TÖLESLER daha sonra TÜRGİŞ ve sonrasında büyük halk kitlesi OĞUZLAR’a dönüşmüştür. Osman Karatay da “İlk Oğuzlar” çalışmasında şu önemli bilgileri dile getirir: Oğuzların Gök-Türk-Uygur-Karluk çerçevesinden ayrı ve Batı Türkleri’nden çıkmış bir topluluk olduğunu görüyoruz. Kuşkusuz Doğu Türklüğünden kopup gelmiş unsurlar (Eymür, Kayı) bulunmakla birlikte, Oğuzların ezici kısmı Güney Sibirya’dan, Yedisu’dan vb. gelmiş topluluklar veya Aral havzasının eskileri/yerlileri idiler.” Yine Asya’dan Avrupa’ya gelen ilk Erken-Türk kavimleri olan Kimmerler, İskitler (Sakalar), Massagetler, Sarmatlar, Amazonlar, Etrüskler ile atalarımız olan Oğuzlar ile tarihî bağlarının olduğu da aşikârdır. Oğuzlar, o kadar eski ve kalabalık bir Türk kavmidir ki Beymurat Gerey’in 5.000 yıllık Sumer-Türkmen bağları adlı kitabı ile yapılan yeni antropolojik, etnolojik, arkeolojik ve dilsel kanıtlar da Sumerlilerin Türkmenistan Anov bölgesinden Mezopotamya’ya göçen bir Erken-Türk kavmi olduğu ve Oğuzlar ile tarihî bağları bulunduğunu göstermektedir. Rus Tarihçi Tolstov, Oğuz etnik yapısının teşkili hususunda şu bilgiyi verir: M.S. 4. yy’da Hun-Alan-Massegetler’den oluşan Eftalit Devleti’nin 6.-7. yüzyıllarda Türkleşmiş torunları hem Hun siyasi geleneğinin en dayanıklı varlığını sağlayan kendi arazilerinde hem de Eftalit Devleti’nin güney ve batı kenarlarında “OĞUZ” adıyla ortaya çıkmışlardır. Zeki Velidi Togan’a göre: “Massagetler Peçenek, Hun, Oğuz ve Türkmenlerin atasıdır. Ayrıca Massagetler içinde As ve Alan gibi Aryani unsurlarda vardı.” Ekber Necef ’in “Hazar Ötesi Türkmenleri” çalışması gösteriyor ki İrani kavim kalıntıları da Aral ve Sır-Derya boylarındaHunlar ve Göktürkler dönemlerinde Türkleşip, Oğuzları oluşturan etnik unsurlar içinde yer almışlardır. XVI. asra kadar aynı lehçeyi konuşan Oğuzlar, bugün Osmanlı (Anadolu, Türkiye), Azeri ve Türkmen lehçelerine bölünmüşlerdir. Bizanslıların “Uz”, Rusların “Tork” dedikleri Oğuzlar, XI. asırda Karadeniz kuzeyinde hâkimiyet kurmuş, Yunanistan’a kadar inmiş, fakat diğer Türk zümreleri veya Hristiyan kavimler arasında erimişlerdir. Ruslar’ın, “TORK” yani “TÜRK” adını sadece Oğuzlara vermeleri de çok ilginçtir. İlk zamanlar Üçok ve Bozok adlarıyla iki ana kola ayrılmış olan Oğuzlar, daha sonraki devirlerde, Dokuz Oğuz, Altı Oğuz, Üç Oğuz adlarında boylara da ayrıldılar. Oğuzlar, yirmi dört boydan meydana gelmişti. Bunlardan on ikisi Bozok, on ikisi Üçok koluna bağlıydı. Tarihçiler, hazırladıkları cetvellerde Oğuz boylarının adlarını, sembollerini ve ongunlarını (armalarını) göstermişlerdir. Buna göre, Bozoklar; Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Dodurga, Döğer, Yaparlu, Afşar, Begdili, Kızık, Kargın; Üçoklar ise; Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepnî, Salur, Eymur, Ala Yundlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık boylarına ayrılmışlardı. Bugün Türkiye’de yirmi dört Oğuz Boyu’na ait işaret ve yer adlarına çok rastlanmaktadır. Kaynak: Selçuk Silsüpür, Oğuzlar (Türkmenler , Yörükler), Beydili Boyu ve Cerid Oymağı