TEDBİRSİZ KAZALAR
Köşemin başlığı olan KAZA kelimesini herkes bilir.
Hayatınızda kaç kere başınızdan Kaza geçti diye düşündünüz mü?
Kaç kazaya şahit oldunuz?
Nasıl kaza geçti başınızdan?
İnsanoğlunun yaşarken başına gelecek muhtemel kazaları biliyoruz.
Eğer tedbirini almaz isek çok kaza yaşarız.
Bende çok tedbirsiz kazaları bire bir yaşadım,Başımdan geçen kazalarda oldu.
Ulusal bir kanalda yapılan dans yarışmasına katılmıştım.
Yarışma yazın olduğu için çok sıcaktı.
Elbisemi giydim 3 saat sıramın gelmesini bekledim.
Kostümün içinde terden sırılsıklam olmuştum.
Sıram gelip dansımı yaptım, Jüri üyeleri yarı finale kaldın Erdal dediler.
Bayan jüri üyesi SN: YONCA EVCİMİK niye sevinmiyorsun,yarı finale
kaldın Erdal demişti.
Bende vallahi 3 saattir elbisenin altında terden yandım.
Dışarıdaki havuza atlayıp, sevincimi böyle gösteriyim dedim.
Otelin önündeki havuza atladım, salak gibi 3 metrelik yere atlamışım.
Elbise 20 kilo geliyordu, suyu da yeyince oldu mu benle beraber 150 kilo.
İyide yüzme biliyordum, elbisenin ağırlığı ile kulaç atamıyorum.
Kostümün üstü yani yüz kısmımda peçeli, peçede yüzüme yapıştı nefes alamıyorum.
Aklımın almadığı 50 kadar yarışmacı Var, hiç biri kurtarmıyor.
Kameramanı hak getire beni çekiyormuş.
JÜRİ YONCA EVCİMİK kurtarın diye bağırıyor.
Nasıl oldu bilmiyorum ama kendi çabamla havuzdan çıktım.
Kameraman halen çekiyor, boğuluyordum niye kurtarmıyorsunuz dedim.
Kameramanın ilk sözü Ana haberde birinci sırada habersin demesine şaşırmıştım.
Başlığı da ben veriyim ’SEVİNCE BOĞULUYORDU ’dersiniz dedim
Sonradan ana haberlerde seyrettim, görüntülerimi.
İnşaatta çalışırken başıma dan geçen bir kaza olayı daha olmuştu.
İnşaatta çalışıyoruz başımızdaki görevli arkadaşım Sezai .
Kendisi şuan sinema, tiyatro ve sahne sanatları oyuncusu ve
yönetmenlik yapmakta.
Ogün götüre iş vermişti bitmesi gereken iş vardı,30 Kasım 1988
Çarşamba saat 16.15 olmuştu.
Saati ve gününü nasıl hatırlıyorsunuz diye düşünenler vardır.
Saati diğer kalfanın çalışanı Ali amcaya sormuştum.
Hızlı çalışıyordum saat 17.00 kadar bitirecektik; el arabasının ayağı
kırılmıştı.
Kaynakçı yoktu bende kırılan ayağın yerine 1 tane tuğla koydum ve ayak
olarak kullanıyordum.
Arabanın içine asansörle gelen kovadan, asansör boşluğundaki inşaat
artıklarını alıyordum.
Son aldığım inşaat artığını el arabasının içine ortalı alamadım, el
arabasının altındaki tuğlada kaydı.
El arabası asansör boşluğuna yan yattı düşecekti, el arabasını bırakmamıştım.
Çünkü aşağıda 2 kişi vardı, kafalarına düşerse bir kaza olur diye düşünmüştüm.
EL arabasını bırakmayınca, el arabasıyla beraber asansör boşluğundan
aşağıya düştüm.
Belki her şeyi hemen hatırlayamaya biliyor insan, daha sonradan her
şeyi hatırlıyoruz.
Ankara da ne kadar hastane varsa gezdirdiler, sayısını hatırlamıyorum
filim çektiler.
En sonunda dış kapı SSK götürdüler, Hastane girişinde sedyede duruyorum.
Hayal meyal hatırlı yom, yer yok yatıramayız, doktor ölmüş bunu morga
götürün dediğini duydum.
Elimimi kımıldattım ne yaptım hatırlamıyorum, hemşire yaşıyor doktor
bey dediğini hatırlı yom.
Amcamın kızı da hastanede hemşire olduğunu söyledim,10 dakikada yatak
bulunmuştu .
Hastanede 10 kadar doktor başımdaydı.
O gün öğrendim Jamcamın kızı olmasaydı ya yatak olmazdı yâda Morga atarlardı
Doktorlardan birisi neren ağrıyor diye sordu, söyledim 3 filimde kırık
yerimi buldular.
Daha önceki gittiğim hastanede top oynar gibi oynamışlardı, hiç biride
neren ağrıyor diye sormamıştı.
Yangın dan kurtulmak, kurtarmak ve Trafik kazası gibi benzeri
kazalarda başımdan geçti.
Ateşli, kesici aletler olmak üzere, Her insan gibi başından geçecek
muhtemel kazalar oldu.
Yaşadıklarımı zaman zaman arkadaşlara anlatırım; Arkadaşlar da şakayla
9 canlıymışsın derler.
Hiç kimse 9 canlı değildir, Allah’ın verdiği bir can vardır.
Zamanı gelince Allahın emriyle Azrail (a.s) gelir alır.
Çekeceğim çile, göreceğim gün, verilmiş sadaka ve aldığım dualar varmış.
Siz Siz olun tedbirsiz iş yapmayın.
Bu haber 2834 defa okunmuştur.
