Haberci71.com -  Kırıkkale Haberleri
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

TALEP EDİN YAPSINLAR

Fazlı GÜVENTÜRK

02 Eylül 2010, 23:38

Fazlı GÜVENTÜRK

TALEP EDİN YAPSINLAR

            Gecenin ilerleyen saatinde balkonda çayını yudumlayıp 37 ekran televizyonundan günün son haberlerini, ilahilerin ve sohbetlerin olduğu programlarla dönüşümlü izleyip sahuru beklerken sokaktan su sesi geliyor.

            “Şebeke hattı patladı galiba bu mübarek günde de susuz kalmak zor olur” gailesi ile kafayı uzattığınızda belediyeye ait aracın yoları yıkadığını ve ardından görevli işçilerin sokağı yıkayarak geçtiğini görüyorsunuz. Acaba yerel yönetim hakkında ne düşünürsünüz. 

            Sabahın ilk ışıkları henüz odayı aydınlatırken bir kamyon sesi, iş makineleri sesi ile uyanıyorsunuz. Ne olduğunu merak ettiğinizde eşiniz sokağın göçen yerlerinin asfalt ile yama yapıldığını ve sökülen bordür taşlarını yenilediklerini söylüyor. Ne düşünürsünüz.

            Duşunuzu alırken berrak suyu görüyorsunuz. Bir zamanlar damacana sulara ne çok para verdiğinizi hatırlıyorsunuz. Akşam içtiğiniz suyun kalitesinin şişe sudan kaliteli olduğunu hissediyorsunuz. Ne düşünürsünüz.

            Sokağa çıktığınızda bir tek çöp görmüyorsunuz. Ne zaman topladıklarını duymadınız bile ama tertemiz olan çöp toparlama yerleri alındıktan sonra belli ki yıkanıp ilaçlanmış. Ne düşünürsünüz.

            Ayağınızı bastığınız kaldırım taşlarının ne çok kaliteli olduğunu ve uzun yıllar milli servet olan bu kaldırımların sök tak ile yenilenmeyeceğini düşünürken önünüzden geçen özürlü vatandaşın iniş çıkış olmayan, dümdüz, kendilerine ait kısımdan nasıl rahatça geçtiğini gördüğünüzde mutlu oluyorsunuz. Yerel yönetimi nasıl düşünürdünüz.

            Düzenli sulandığı için yeşilin her tonunu üzerinde barındıran ağaçların yapraklarını temizleyen işçinin adeta bebek sever gibi itinalı çalıştığını gördüğünüzde neler düşünürsünüz.

            Sokakta yürürken kaldırıma bir tek malzeme koymayan esnafın zabıta ile dostane sohbetine şahit oluyorsunuz. Tek işportacı olmadığından, emlak, tabela vs tüm vergisini tam verip helal kazanan esnafın yüzünün güldüğünü görüyorsunuz yerel yönetim nasıl diye ne düşünürsünüz.

            Az önce selamlaştığınız ruhsat müdürünün boşuna denetim yaptığını görüyorsunuz. Çünkü bildiğiniz veya gördüğünüz bir tek ruhsatsız işyeri yok ki bu şehirde. Ne düşünürsünüz.

            Tek tip kıyafetle yakalarındaki tanıtım kartında isimleri bulunan pazarcıların sebze sattığı pazarın oradan dolaşıp, tek binanın bile yola taşmadan yapıldığını, ip gibi hizada olan binaların yanından geçiyorsunuz. Araçlar ne kadar güzel park etmiş. Park sorunu olmaz mı bu şehirde derken ne düşünürsünüz.

            “Hem şu şehrin böylesine düzgün olmasından dolayı bir teşekkür edeyim hem de kültür müdürlüğünden önümüzdeki hafta yapılacak sosyal faaliyetler ve etkinlikler hakkında halka duyurulması için hazırlanan broşürden alayım” diye belediye başkanlığı binasına giriyorsunuz. Kapıda görevli giyiminden ve gülümsemesinden iyi eğitim almış ve bu işi severek yapan hostese konuyu anlatırken şık döşenmiş misafir karşılama yerinde dinlenme fırsatı buluyorsunuz. Ne düşünürsünüz.

            Binadan ayrılırken hostesin sizi görüştürdüğü halkla ilişkiler başkan yardımcısının güler yüzü ve “görevimiz efendim. Size layık olmaya çalışıyoruz” sözlerindeki samimiyeti hatırlıyorsunuz.

            Ne mi düşünürsünüz? Neresi mi burası? Neden Kırıkkale olmasın? Neden? Bizim vatandaşımız layık değil mi? Yapılanlar var Kırıkkale’de. Yapılmayanları da siz talep edin yapsınlar. Hizmeti ibadet gören anlayış var. Talep etmezseniz hazreti Ömer nerden bilsin aç yattığınızı.

            Selam ve dua ile…  

Bu haber 3965 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
KIRIKKALEDE TARİH YAZAN ÜÇLÜ10 Ocak 2021

HABER ARA


Gelişmiş Arama

REKLAMLAR



 


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi